18 Aralık 2010 Cumartesi

Mutlu & Huzurlu


İçimde nedensiz bir mutluluk var bu sabah.

Pır pır atıyor yüreğim..




Yukarıdaki güzellik ve şu şarkı hediyem olsun size ;)

4 Aralık 2010 Cumartesi



Keşke şu an bu mutfakta olsam, yemek yaparak bütün negatif enerjimi atsam.....

8 Kasım 2010 Pazartesi

New York'ta Beş Minare



Merhabalar,

Geçtiğimiz hafta içi, grupfoni'de ataşehir denizbank onyx sinemalarına ait bir kampanya vardı.
Grupfoniyi de denemiş olmak için biletleri aldım, sıcağı sıcağına da değerlendirdim.
Gösterime girdiği gün new york'ta beş minareyi izlemeye gittim.


Öncelikle grupfoni hakkında düşündüklerimi paylaşmak istiyorum, siteden alışveriş esnadında herhangi bir problem yaşamadım.
Ödemeyi yaptıktan sonra,kupon kodlarım hem cep telefonuma hem de mail adresime iletildi.
Sinemaya gittiğimde de kod numaralarını iletip,biletimi hiç problem yaşamadan aldım.
Fakat denizbank onyx sinemalarında şöyle bir problem var daha doğrusu benim filmi izlediğim 1. salon bildiğiniz tiyatro salonu.
Ekran sahnenin en gerisinde ve salona göre küçük kalıyor.
Özellikle böyle bir filmi daha iyi bir salonda izlemeliydim diye düşünüyorum.


Film ile ilgili görüşlerime gelecek olursak;ben gayet başarılı buldum.
Senaryo, oyuncu kadrosu, çekimler çok  kaliteliydi.
Filmin başından sonuna kadar izleyiciyi ters köşeye yatırmayı başarmış Mahsun Kırmızıgül...
Aranan kişi hakkında bir çok tahmin de bulunup, sürekli acaba mı dedirtiyor izleyiciye.
Daha fazla detaya girmeden  konuyu kapatıp,izlenmesi gereken sağlam bir film olduğunu yazıp kaçıyorum ;)


Herkeslere  mutlu bir hafta diliyorum.

4 Kasım 2010 Perşembe

Odamdan Kareler



Merhabalaar, bu gün sizlerle odamdan bir kaç kareyi paylaşmak istedim.

 Hafta sonu tatilimi  odamı temizleyip, düzenleyerek geçirdim.

Duvar raflarında da romantik bir görüntü oluşturmaya çalıştım kendi çapımda (:











 Raflar, aslında banyo için yaptırdığım bir dolaptan artan parçaydı, ortadan ikiye kestirip duvar rafı olarak kullandım.

 Beyaz fenerlerimi ve çerçeveyi ikea'dan aldım.

 Ortasında duran cam vazo içerisine de şark han'dan aldığım minik mumları  yerleştirdim.






Ben bu görüntüyü çok sevdim...

2 Kasım 2010 Salı

Strawberry Alışverişim

Cheap smells'e sinirlenip bundan sonra Çilek'ten başkasından alışveriş yapmam diyip,sepetimi doldurdum geçenlerde (:

Bir sürü de kampanya varmış çilek'te aşağıda gördüğünüz Calvin Klein ruj & far  ve Stila İkili far'ı hediye olarak gönderdiler.







Öncelikle Calvin Klein ürünlerinin kutularının çok şık ve kaliteli olduğunu yazmak istedim.
Paketlerinin kartonları bile kaliteli (: (: (:







Calvin Klein'in ambalajı gerçekten çok şık.
Zaten aşağıdaki resimde de göreceksiniz epey bir sevip mıncıklamışım da parmak izlerim çıkmış ;)







Calvin Klein Ruj ; 107 clear rose, en açık renklerden biri olduğu için bunu seçtim,açıkçası pişman da olmadım.
Çok fazla abartmadan sürdüğünüz de tatlı bir pembe oluyor. Yapısı hakkında bir şey söylemek istemiyorum çünkü daha bir kaç kez kullandım,eğer siparişiniz ile birlikte hediye gönderilecekse en azından rengi hakkında fikriniz olsun istedim.


Calvin Klein Far; 110 smoky grey, çok açık renklerde far kullandığım için seçeneklerde sunulan yeşiller,maviler bana çok koyu geldi, Dumanlı göz makyajı yapacağım zamanlar da kullanabilirim.Yapısı hakkında bir şey yazamayacağım çünkü henüz kullanma fırsatım olmadı.




Bir de Lancome Hypnose rimel aldım, onun  hakkında detaylı yazı yazacağım.

Tigi Bed Head Manipulator

Hani benim başımın belası Cheap Smells var ya,ordan sipariş etmiştim de elime ulaşmamıştı bu ürün.

Ben de kullanamadığım için meraktan çatlamıştım.

Geçenler de strawberry'den aldım ben de.

Üç dört defa kullanma şansım oldu. Fakat bundan sonra sürekli kullanırım gibi geliyor bana.

Çünkü benim saçlarım,çok ince telli ve yıkadıktan sonra acaip derecede kabarıyor.
Ya durumu kurtarmak için hemen fön çektirmek lazım ya da topuz yapmak.


Fakat bu ürün o ilk gün ki gereksiz kabarıklığı önlüyor, JustMakeup ta yazmıştı zaten daha önce.
Ben de onunla aynı dertten muzdaribim anlayacağınız.









Ürün saçlar ıslakken, uç kısımlarına hafif hafif yediriliyor.
Ben ilk gün fındık kadar bir parçayı saç uçlarıma yedirdim, ve ellerimle saç diplerimi mıncıklaya mıncıklaya kuruttum. Sabah kalktığımda saçlarımı ışıl ışıl gördüğümde anladım ki,bu ürün gerçekten çok tehlikeli.Şu an en fazla mercimek kadar bir parça alıp,kullanıyorum ve ellerimi yıkamadan saç diplerime sürmüyorum.
Bu şekilde dikkatlice kullandığım sürece istediğim sonucu alabilirim diye düşünüyorum.





İnce telli ve ilk gün kabaran saçlara sahipseniz,denemeniz de yarar var derim.
Sanki saçlara silikon sürülmüşte,pürüssüzleşmiş gibi bir görüntü oluşuyor.

1 Kasım 2010 Pazartesi

Cheap Smells Siparişim

Şu yazımda bahsettiğim Cheap Smells siparişimi çok şükür sağ sağlım teslim aldım.

Ekim aynın 5. inde kargoya verilen kutum ayın 28 sinde teslim edildi.

Bir önceki siparişimi teslim alamadığım için aslında bunda da ümidi kesmiştim.



Fakat çok şükür ben daha fazla sıkılıp bunalmadan geldi paketim (: 



Bitirdiğim Banyo Ürünleri

Uzun zamandır yazmam gereken bir yazı aslında bu.

Resimdeki ürünler biteli epey bir zaman oldu fakat ben bir türlü fırsatını bulup yazamadım.

Dün akşam üşenmeyip,dizdim boş kutuları tezgaha çektim resimlerini.













1. Schwarzkopf Gliss Saç Bakım Maskesi {Argan&Shea Yağı}; Bu maskeden kaç kutu bitirdim hatırlamıyorum,her seferinde bitmeden yedeğini alıyorum. Marketlerde bile bulabileceğiniz fiyat performansı gayet yüksek bir ürün.




2. Schwarzkopf Gliss Şampuan {Argan&Shea Yağı}; Bu minik kutuyu deneme amaçlı almıştım,memnun kalınca büyük boyunu alıp kullanmaya başladım.



3.The Body Shop Isırgan Özlü Şampuan; Bu şampuandan sanırım iki kutu bitirdim. İlk zamanlar yağlanmaya karşı iyi bir çözüm ortağıydı,fakat saçlarım alıştıktan sonra bana mısın demedi. Bu şampuanı kullandığım halde şakır şakır yağlanmaya başladı.Şu an kullandığım şampuanlar bittikten sonra ve indirimde denk gelirse tekrar alabilirim.




4. Avon Sweet Candy Duş Jeli; Bu duş jelini de alalı sanırım bir sene falan oluyor,indirimde olduğu için 4/5 adet bir litrelik boyundan alıp depolamıştım. Bu şeker kokulu duş jeli sonuncusuydu.Kokusunu çok sevdim fakat uzunca bir süre kullandığım için şimdi farklı kokulara geçiş yaptım..

28 Ekim 2010 Perşembe

FormSpring.me

Hadi bakalım pembe kiraz da formspring.me'ci oldu.
Sormak istedikleriniz varsa buraya  alalım sizleri...

27 Ekim 2010 Çarşamba

En Çok Okunan Beş Yazı'm Mimi

Pofişim'den gelen güzel bir mim var.
Açıkçacı yaparken ben çok zevk aldım, hangi yazılarım daha çok okunmuş onu gördüm.
Aşağıda en çok okunan beş yazımı bulabilirsiniz.
Yanlarına bir kaç cümle ile açıklamalar yaptım.





Reebok Easytone; En çok okunan yazılarım listesinde baş sıraya oturmuş.
Postta  daha güzel kalçalar ve bacaklar yazdığı için mi bu kadar tıklanmış acaba (:


Marc Jacobs Lola; Başlık zaten yeterince ilgi çekici,ikinci sırada olmasına hiç şaşırmadım...


Bonny Food Siparişim;  Bonny food'tan sipariş vermek isteyip te kararsız kalanlar için gayet yeterli bir yazı olmuştur bence,çünkü internet'ten sipariş vereceksem eğer blog yorumlarına çok dikkat ediyorum.


Sephora Ürünleri;Sonuçta kozmetik yorumu,okunması gayet doğal kendimden biliyorum (:



Twigy Ugg;  Ugg ların çok moda olduğu bir dönemde yazmış olmalıyım bu yazıyı...


Bence bu yazıyı okuyan herkes mimi yapmalı.
Yazdığınzı hangi konular daha çok dikkat çekiyor göreceksiniz.
Pofiş bu mim için gerekli bilgileri nasıl bulabiliriz yazmış bende ekliyorum...


Önce İstatistikler bölümüne giriyorsunuz. Sonra ön izleme bölümünden tümü seçeneğini tıklıyorsunuz. Hemen aşağıda en çok ziyaret edilen 5 postunuzu göreceksiniz.

Ödülüm Varmış



Paylaştıklarının değer gördüğünü bilmek,sevilmek,bazen eleştirilmek,bazen de şımartılmak çok güzel bir duygu.
Beni takip ederek, bu duyguları yaşatan bütün arkadaşlarıma ve bu güzel ödülü benimle paylaşan sevgili arkadaşım  mine 'ye ve pek datlı  Mavi kumbaram'a çok teşekkür ediyorum...

Bir Sorunum Var

Bloğumu explorer ile açmak istediğimde işlem iptal edildi diye uyarı veriyor, sadece firefox ile açılıyor.

Ne yapmam gerektiğini bilen var mı ?

26 Ekim 2010 Salı

Kek & Pasta Standları

Dün akşam Evim dergisinin haziran sayısını karıştırırken, çok güzel bir masa resmiyle karşılaştım.

Harika bir evin bahçesinde hazırlanmış vintage dokulu bir masa...


Masanın üzerinde de porselen bir kek standı.
O  kadar narin bir görüntüsü vardı ki...


Üzerinde cam bir kapak, alt kısmında da yukarı doğru dantel gibi görünen fırfırları...



Bütün gece nette gezinip benzer bir ürün bulmaya çalıştım ama nafile....


Aslında ilk resimde bulunan standlar da güzel ama ben o güzelliği istiyorum :(














Aslında benim gördüğüm modele en yakın olan bu resimdeki, ama ben porselen ve daha kibar bir model istiyorum, gören bilen varsa el kaldırsın  ;)











Şu kuşlu da çok sevimli










Bu standa da güzel ama pastayı hiç sevmedim :(

25 Ekim 2010 Pazartesi

Kalpli Şirinlik Abidesi




Aslında maviyi hiç sevmem ama  duvarın rengiyle  kalpli raf o kadar uyumlu olmuşlar ki,,, benim olsa keşke :(

Forever 21 Siparişim

İyi haftalar herkeslere,

Ben bu hafta ki pazartesi sendromumu forever21'den verdiğim sipariş ile atlatmaya çalışıyorum.

Dün sabahtan akşama kadar 
site'de dolanıp durdum.


Her şey o kadar güzel ki hangisini alsam bir türlü karar veremedim.

Eeee bir de gümrük meselesi olduğu için her şeyi sepete dolduramadım.

Aşağıda gördüğünüz üç ayakkabıyı ve bir kaç parça aksesuarı seçip onay tuşuna bastım (:








Ardından içime bir kurt düştü.

Evet sipariş toplamım kargo ile birlikte 135$ oldu fakat üç adet ayakkabı olduğu için paketim gümrükte takılır mı bilemedim..

Forever 21'den sipariş veren değerli okuyucular, sizden ricam tecrübelerinizi benimle paylaşmanız.

Hatta ve hatta sen canını sıkma siparişin sağ salim teslim edilir diye teselli vermeniz (:

Çünkü dün akşam nette gezinirken okuduğum bir kaç yazıda gümrüğe ödenen ücretin üç yüz lira olduğu yazıyordu.

100$'lık bir sipariş için o kadar para ödemek pek de akıl karı değil.

Aslında içimi rahatlatan bir konu daha var, daha önce yine aynı tutarda gojane'den sipariş vermiştim ve kutumda üc adet ayakkabı vardı. 

Onda herhangi bir problem yaşamadım,ortalama on günde kapıma kadar getirdiler kutuyu.

Hadi benim içimi rahatlatalım (:

22 Ekim 2010 Cuma

Cheap Smells Sorunsalı

Hani kızlar yeni bir sevgili bulduklarında arkadaşlarını ihmal eder, bütün dünyasını erkek arkadaşıyla doldurur.

Uzun bir süre böyle gider, hafta sonlarını sevgilisine ayırır,iş çıkışında onunla yemek,sinema programı yapar...
Bir süre sonra kendisi için doğru insan olmadığının farkına varınca da arkadaşlarını aramaya utanır ya ben de öyle oldum blog :(


İlk baharın, yaz'ın cıvıltısı beni de kendine çekti.



O sıcak günlerde bloğuma bir şeyler yazmaktansa gezip tozmak,havuza girmek,güneşlenmek daha eğlenceli geldi.



Şimdi  de yazmaya utanıyorum ,çok pişmanın beni affet blog (:

Kısa sürede eski halimize dönelim lütfen,eskisi gibi sık sık görüşelim.

Bol bol yorumlar alalım, aldıklarımızı,yaptıklarımızı paylaşalım...


Lafı açılmışken alamadığım ürünleri yazayım sana.

Sanırım Temmuz ayında cheap smells'ten tigi'nin ürünlerini sipariş vermiştim.

Aradan kırk beş gün geçmesine rağmen ürünler elime ulaşmadı.










Yetkililerle görüştükten sonra, paramın iade edileceğine dair bir mail aldım.

O aralar yaşadığım yoğunluktan da kontrol etme fırsatım olmadı geri iadeyi yaptılar mı yapmadılar mı diye.

Hafta sonu kredi kartı ekstrelerimi kontrol edince ortaya çıkar artık.

Aslında bu benim cheap smells'ten ilk alışverişim değildi.

Daha önce de sipariş vermiştim ve ürünler 3 günde elime ulaşmıştı.

İkinci siparişin adresi farklı olunca dedim ki belki de adresi bulamadılar ve o yüzden siparişimi teslim alamadım.

Bu ayın başında üçüncü siparişimi de verdim ama o da elime ulaşmadı.

Oysa ki daha önce teslimat yapılan adresi yazmıştım.

Bu sabah bir mail attım bakalım ne cevap verecekler.

Benimle aynı sorunu yaşayanlar var mı merak ediyorum...


9 Ekim 2010 Cumartesi

Buz Gibi Bir Hafta Sonu

Gökyüzü grili siyahlı,  hava buz gibi,  sokaklar ıslak....


En sevmediğim tablo....


Bu sene mevsimler ne garip, ne yaz gelmek bildi , ne de kış.


Sanki geciktiler gibi.


Temmuz ayı iki gün yağmurla  üç gün çöl sıcağıyla geçti....


Ama bu gün anladık ki kış gerçekten geldi.


Sanki kar yağacakmış gibi soğuk istanbul.


Bu soğuk havada aldığım mini mini şeylere bakıp mutlu olmayı planlıyorum (:










Kupaların üstündeki aptal pisicikleri çok sevdimmm..

Aslında tantitoni ama ben esse 'den tanesini beş liraya aldım.

Sanırım ellerindeki son ürünleri böyle uygun fiyata satıyorlardı.







Zeytinliklerim de tam benim istediğim boyutta, hem de beyaz.

Paşabahçedekiler de yeşil yeşil zeytin yaprakları var, onları hiç sevmemiştim.

Ama bu benim minişler çok tatlı.

Hem anneme hem de kendime aldım hemen....


Geçtiğimiz hafta sonu evdekilere brunch hazırlamıştım anneme aldığım zeytinlikleri de kullandım.

Dizdim zeytinlerimi sıra sıra, üzerlerine kekikle kırmızı biberi ekledim.

Mis gibi oldular (:



Evdekilerden de kişi başı yirmi beş lira giriş ücreti istedim (:



Umarım hafta sonunuz bu resimler gibi  rengarenk, huzur dolu ve yavaş yavaş geçer.

Evinizin tadını doyasıya çıkarmanız dileğiyle...



30 Eylül 2010 Perşembe

Minik Kurbaaa'nın Sünnet Telaşı

Herkeslere merhabalar, bütün bir yaz doğru düzgün yazmadığım için bir çok şey birikti.


Aklımın ucuna bile gelmeyen bir sürü şey yaşadım.


Neyse bunları burada paylaşamayacağıma göre ben asıl konuya girsem iyi olur (:





Hiç bir program yapmadığımız halde bizim minik kurbaaa'nın sünnetini bu yaz aradan çıkardık.


Olaylar o kadar kısa sürede gelişti ki hazırlıkları nasıl yapsak diye düşünmeye vaktimiz bile olmadı.


Öncelikle sünnet yemeğimizin yapılacağı yeri bir anda kararlaştırıp, tarihi o akşam netleştirdik.



Ardından davetiye için araştırmalara başladım.



İnternet üzerinde baktığım davetiyelerin hepsi o kadar basitti ki hiçbiri içime sinmedi.



Ben ne yapacağım diye kara kara düşünürken, bizim şirketin reklam işleriyle ilgilenen firma girdi devreye.


Bir fotoğraf çekimi yapıp, davetiyemizi resimlerden hazırlasak diye güzel bir fikirle gelince davetiye olayını da çözmüş olduk.





Mekan için ilk tercihimiz ıhlamur kasrı idi, fakat yaz döneminde bahçeye koyulan masalar programımızı bozdu.


Ve yönümüzü Beylerbeyi Sarayına doğru çevirmemize neden oldu.



İyi ki böyle olmuş diyorum, çünkü iki - üç saatte olsa boğazın tadına varmamıza vesile oldu.







 






Buna benzer yüzlerce resmin arasından seçilen iki tanesi ile, davetiye olayını halletmiş olduk.


 






Bu arada minik kurbaa benim küçük kardeşim, aslında gerçekten minik ama biraz tombişş (:











Poz vermeyi nasıl da seviyor , kime çektiyse artık (:


Sünnet yemeğinde resim çekmeye vaktimiz olmadı, gelen misafirleri öpmekten...

O yüzden sadece bu resimleri paylaşabiliyorum sizlerle.


Oysa ki bahçeyi de çok güzel süslemiştik.


Biraz kır düğünü tarzında oldu yemeğimiz.

 Restaurant'ın bahçesini kadıköydeki salı pazarından aldığımız renkli tüller ve balonlarla güzelce süsledik.

Ağaçlarımız rengarenk oldu.


Bir de giriş kısma koymak üzere kocaman bir posterini yaptırdık bizim yakışıklının, gelen misafirlerin bizi rahatça bulabilmesi açısından da çok iyi oldu.



Kıyafetler, davetliler, menü vs derken ortalama bir ay sünnet için uğraştım, inanılmaz yoruldum ama sonuç çok güzeldi...









Bu da benim çekimlerdeki halim.

Hava çok sıcak olduğu için saç baş dağılmış vaziyette dolandım bütün gün (:

15 Eylül 2010 Çarşamba

Üzüldüm

Sanırım fotoğraf makinem kayboldu, yastayım : (

8 Eylül 2010 Çarşamba

Benden Haberler




Üç ay hiç bir şey yazmayıp ta böyle kıyafet resmiyle başlamak aklına nerde geldi diyebilirsiniz kuzular (:

Hayatım o kadar garip ilerliyor ki bu aralar, nerdeyse 1,5 aydır ütü yapmamışım onu farkettim az önce.

Nerdeyse Öğlen ikiden beri ütü yapıyorum, anca bitirebildim.

 Ütü yapmak bile istemiyorum o derece garip bi durumdayım.


Hadi kendimden haberler vereyim size.



Saçlarımın rengini değiştirdim geçen hafta.

 Yüzümü görmüş olsaydınız sorardım nasıl olmuş diye ...

Şu aralar sarı halini çok özlemekteyim :(



Bi de farkettim ki kendimi  yabancı gibi hissediyorum.

Uzun zamandır yazmadığım için de utanıyorum :(

Çok asık suratlı bi post oldu sanırım bu.


Hadi size markafoni'den aldığım beyaz saatimi göstereyim de sevinelim birlikte.







Bu pozu sırf saatime bakabilmek için verdiğim çok mu belli (:


Hepinize şimdiden mutlu ve huzurlu bir bayram diliyorum kuzular.

Umarım bir sonraki yazımı üç ay sonra yazmam (:

Hepinizi seviyorum.

İnşallah beni özlemişsinizdir.

Yorumlardan anlarım ben özleyip özlemediğinizi, ona göre ;)




21 Haziran 2010 Pazartesi

Mimişko

Sunset Village bloğunun tatlı sahibesinden gelen bir mim'im var.

Hadi bakalım neler yazmışım...



Felsefem: Herkesi kendin gibi zannetme !

Hayat: Her gün yeni bir başlangıç

Güneş:  Güzel günler...

Gözler: Her zaman bir şeyler anlatır...

Yıldızlar: Gece kumsala uzanıp seyretsem

Güzellik: Bazı durumlarda gerekli

Sevgi: Karşılık beklemeden her şeyini verebilmek

Aşk: Tam olarak ne olduğunu bilen var mı ?

Müzik: Bazen Zeki Müren  bazen Emre Aydın


Para: Her zaman lazım

Zaman: Geçse bir dert dursa bir dert

Erkekler: Hepsi mi geç olgunlaşıyor ?

Savaş: İSRAİL

Ağlamak: Hiç mutluluktan ağladığımı hatırlamıyorum.

Deniz: Yakın zamana kadar çıplak ayakla girmekten çok korkardım

Ayna: Dikiz aynasını bile kendimi görecek şekilde ayarlıyorum desem (:

Hayal: Beyazlı, pembeli, çiçekli bir ev.



Pofidik Şekerim












İyi Haftalar Hepimize

İyi haftalar herkeslere ,

Umarım hepimizi çok mutlu, huzurlu,eğlenceli günler bekliyordur bu hafta..







Yıl dönümümüzü diğer günlerlerden farklı kılan hiç bir şey yapmayacağımız için.

Hafta sonu bütün sinirimi evin camlarından aldım.

Hepsini gıcır gıcır yaptım.

Tabii uzun süredir ev işi yapmadığım için de hamlamışım.

Vücudum ne olduğunu anlayamadı ilk başta.

Fakat gece yatağıma yattığımda her yerim ağrımaya başladı.

Resmen ağrıdan ve yorgunluktan uyuyamadım (:

O kadar yorgun olmama rağmen bu sabah öyle güzel uyandım ki.

Erkenden uyanıp mis kokulu çamaşırlarımı astım.

Yatağımı topladım...

Çantamı hazırlayıp istanbula doğru yol aldım.

Belki de böyle huzurlu olmamın nedeni,,,

Ağaçtan dut toplarken yağan  yağmurun altında ıslanmamdır.

Ya da yağmur sonrası toprağın kokusunu içime çekerek balkon sefası yaptığımdandır, kim bilir...




Sadece bir gün bile olsa kendime vakit ayırdığım için hayattan çalmış, zafer kazanmış hissediyorum kendimi.

Üstüm pislenir mi diye tereddüt etmeden çimlere uzandığınızda ya da bahçedeki gülleri sularken üstünüz başınız ıslandığında size de  böyle  oluyor mu ?


İçinize  gereksiz bir mutluluk doluyor mu (:

Mutlu Haftalar...










17 Haziran 2010 Perşembe

YSL Lip Twins - Fuşya & Portakal


Bunaltıcı yaz sıcaklarından dolayı yazı yazmaya bile üşenir oldum.

Bu sene yaz mevsimi bir garip değil mi ?

İki hafta şakır şakır nisan yağmurları yağıyor, iki hafta pastırma sıcakları...

Allah sonumuzu hayretsin.

Odamdaki camları açıp, rüzgarın esmesini fırsat bilerekten, bir post yazayım dedim.

Aldığım ve yorum yazmak istediğim o kadar çok ürün var ki nereden başlasam bilemedim.


Geçen hafta ilk gelen ürünüm Yves Saınt Lauren Lip Twins'ti.












Sizler için gece gece sürdüm dudağıma lip twins'imi, çektim fotoğrafını  (:







Tahmin ettiğiniz üzre çilek'ten aldım bu bebeği.

Fiyatı 25 TL civarındaydı.

Bendeki fuşya-portakal ikilisi.










Fuşya olan tarafı ruj, üst kısımda gizli duran fırça ile sürülüyor.

Portakal rengi olan kısım ise parlatıcıymış.

Ben onu da ruj zannetmiştim...

İki rengi de çok sevdim.

Rujun sürümü çok kolay ve yapısı yumuşacık.

Parlatıcının da kokusu bir harika.

Almayı düşünenler varsa tavsiye ederim, ben çok beğendim.


8 Haziran 2010 Salı

Fikirlerinize İhtiyacım Var

Hanii pembe ajandanın sahibesi var ya.



İşte onun yazdığı bir post sonucunda akşamdan beri düşünüyorum...






Sizce ikea'da satılan şu demir kanepe tarzı {meldal }şeyi almalı mıyım ?

Hem yatıya gelen misafirlere hizmet etsin, hem de benim dinlenme koltuğum olsun diye düşündüm.

Ama gel gelelim kuzu benim kafamı karıştırdı, vay efendim bu demirler kötü olurmuş...

Alsam mı almasım mı bilemedim.

Kafam fena halde karışık, bütün gece şu demir parçası ile uğraşır dururum artık.

Bana fikir verirseniz çok mutlu olurum blogcanlar.

Hadi bakalım pamuk eller klavyelere....

3 Haziran 2010 Perşembe

Bernardo Çay Takımı



Vakt i zamanında bernardo'dan bütün porselen takımlarını alıp,çeyiz sandığıma kaldırmıştım (:

Fakat benim aldığım zaman günlük yemek takımı olarak o kadar çirkin bir set vardı ki,onu hiç sevmemiştim.

Bernardocu kız da demişti ki şimdi siz bunları alın, daha sonra beğendiğiniz bir takımla değiştirirsiniz.

Aradan neredeyse 2,5 sene geçti fakat bernardoya adam gibi takım gelmedi diye sızlanıyordum ben.

Taaaa ki dün kasanın yanında duran bu çay takımını görene kadar.

Sanki para bulmuş gibi sevindim mağazada bunları görünce.

Dün akşamdan beri şu cicilere seviniyorum.

Çay takımı mı sevdik mi ?


PS: Bu arada ben takımı alırken  demişlerdi ki aldığınız takımın parçaları kırılırsa ömür boyu bizden temin edebilme imkanınız var.
Dün akşam da öğrendim ki kırık parçaların yerine yeni ürünleri ücretsiz veriyorlarmış...
Ben her parça için ayrı ücret talep edeceklerini sanmıştım.

2 Haziran 2010 Çarşamba

Dalin'le Bebek Gibi Kokalım


Aslında denedim güzelim diye bir bölüm mü açsam bloğumda (:


Şu sıralar Dalin yumuşatıcı sevdiklerim listesinde 1. sırada bulunmakta.

Allah'ım bu nasıl güzel bir kokudur böyle.

Resmen bebek gibi kokuyor makineden çıkan giysiler.

Benim zaten hastalık derecesinde deterjan ve yumuşatıcı düşkünlüğüm vardır.

Markete girdiğimde hep bir bahane bulurum sepeti doldurmak için.

Şimdi yumuşatıcı almak için bir bahanem daha oldu...

Hepinize bebek kokulu günler diliyorum (:






LeSenza Ve Oysho Pijamalar



Aldığım ürünlerle ilgili deneyeimlerimi paylaşmayı çok seviyorum.

Çünkü markaya güvenipte aldığımız bir çok ürün fos çıkabiliyor.

En son LaSenza'da yaşadım bı sıkıntıyı.

Pofidik şekerimle birlikte bir kaç pijama almıştık kendimize...

Şu yazımda görebilirsiniz cupcake desenli pembe pijamalarımızı.

İşte o pijamayı XS beden aldım fakat ilk giyimden sonra L beden oldu resmen.

Pijama yıkanınca toparlanıyo fakat bir saat giydikten sonra salıyor kendini.

Bu nedenle de hiç rahat giyemiyorum onu.

Fakat geçenlerde palladiumda dolaşırken anneme aldırdığım, yukarıda resmini gördüğünüz oysho pijamam çok güzel çıktı.

Kumaşı çok kaliteli.

Renkleri de hiç solacakmış gibi durmuyor.


Demem o ki ben oysho'dan memnun kaldım şekerler (:


1 Haziran 2010 Salı

İsrail Boykotu




Dünden beri yazı yazmaya elim varmadı bir türlü.

Filistinliler ellerinde bayraklar,sahilde gelecek yardımı beklerken.....

Yapılan bu şerefsizliğin açıklanacak yeri yok.

Yukarıdaki listede yer alan ürünleri kullanmayı bıraktık...

Eğer sizde bu günahsız insanlara zulmedilmesini engellemek istiyorsanız en azından bu markaların ürünlerini kullanmayı bırakarak tepkinizi gösterebilirsiniz...

Mc Donalds'tan hamburger yemezsek ne kaybımız olabilir ?

Ya da Calvın Klein Euphoria kullanmazsak ?....

Biz bir şey kaybetmiş olmayız ama bu merhametsiz ülkenin insanlarını zengin etmiş olmayız...

Bu insanlık dışı davranışlara tepkimizi göstermiş oluruz...

Benim aldığım bir tane coca cola ile ne olur demeyin......

Bu birler birikerek önceki gece yaşanan olayların rahatça gerçekleşmesine neden oluyor unutmayın....


26 Mayıs 2010 Çarşamba

Kuzucuklarım




Bu iki kuzu ailemize yeni katıldılar (:


Birisi benim, diğerini de kuzum için alındı.

Sabah kahvaltılarında çay bardaklarımızın altından bize el sallayacaklar,

Ya da akşam üzeri, balkon sefası yaparken kahve fincanlarımızın altında duracaklar.




Resmen çeyizim hazır kızlar, , ,

Kuzulu bardak altlıklarım da geldiğine göre artık evlenmeme bir engel kalmadı (:

Siz de bu güzel minnişlere sahip olmak isterseniz adresiniz sergun...




25 Mayıs 2010 Salı

Allah Nazarlardan Saklasın (:

İnsanların bakışlarından, düşüncelerinden feci şekilde etkilenirim ben.

Mesela buraya bir kaç resim koyayım, akşam hemen gözlerimde,başımda ağrılar başlar.

Nazar dularımı okurum, kendime gelirim.

Yıldızım düşük sanırım benim :(


İşte bu güzel bilekliğim de kuzumun annesi ve teyzesi tarafından ben nazarlardan korunayım diye alınmış...


 



Bir kaç hafta önce de nazar boncuklu küpeler almıştım, ona arkadaş oldu bilekliğim..

Hatta yanına bir de accessories'dan aldığım love  yüzüğümü ekledim...

Her gün şıkır şıkır dolanıyorumm (: (: (:

 




Mayıs ayı benim için hediye ayı demek oldu (:

Bu sene birbirinden değerli hediyeler aldım.

Haziran da doğum günümü bir daha mı kutlasak acaba ?

(:

Şaka bir yana bu narin seçimleri ve bana gösterdikleri güzel sevgiden dolayı  S.ablama & canım arkadaşım G.'ye Bir de benim minik kuzum A'ya kocaman kocaman teşekkürlerimi ve öpücüklerimi gönderiyorum...

İyi ki varsınız...


 




Pofidik Şekerimin Güzel Sürprizi






Cuma gecesi ağrıdan kıvranırken pofişim'den bir telefon geldi.

Yarın sabah istanbuldayım diyordu galiba.

Avazı çıktığı kadar bağırdığı için önce bi algılayamadım ne dediğini (:

Sonra heyecanla günün ağarmasını bekledim.

Hani arefe geceleri, bayram sabahı heyecanla beklenir ya, ben de öyle bekledim kuzucuğumu.

Sabah erkenden kalktım,ofise gittim ve pofidiğin ben geldim diyen mesajını bekledim.

Bizimkilere de,bana da,aslında pofişe de sürpriz olmuştu bu kısa ama eğlenceli buluşma.

Her şey çok ani geliştiği için, ne giyeriz,nereye gideriz,nerde ne yeriz hepsi spontane oldu.

Makyajlar yapıldı,ciciler giyildi,kuaföre gidildi.

Sonra pofişin liseden arkadaşı fifi ile buluşuldu.






İlk durak tabiki de caddebostan oldu.








Önce bi güzel karnımızı doyurduk, sonra da aldık elimize pammuk şekerlerimizi verdik blogluk pozlarımızı.








Tatlı tatlı esen rüzgara karşı oturduk,dinlendik bir süre.







Vakit kısıtlıydı,  bir şeyler yapılmalıydı...








Kaydıraktan kaymış gibi yaptık....




Tahterevalli'de kahkahalar attık...




Ne yapsak diye düşünürken,kutlayalım geldi aklımıza...

Attık kendimizi capitol yollarına.

Hafta sonu oluşu ve yağan yağmur nedeniyle istanbul trafiğiyle yüz yüze kalsak'ta sonunda ulaştık...

Üçümüzün de minik minik hediyeleri oldu birbirimize, bu günü hatırlatacak...

{ O minnişleri de bir sonraki postumda yazıcam }








Bol kahkahalı, hareketli,eğlenceli bir gün geçirdik kız kıza.



İyi ki de gelmişsin kuzum...


Seni çook özlemişimm..